25 Aralık 2013 Çarşamba

YETENEKLERİNİN GELİŞİMİNDE OYUNCAK SEÇİMİ

Oyuncak seçimi önemli
Okul öncesi dönemdeki çocuğunuz için her şey fizikseldir. Bu yüzden oynayabilecekleri oyun ve oyuncakları geniş bir yelpazede tutmak önemlidir. Her oyun, çocuğunuzun vücudu ve beyninin gelişmesine farklı şekillerde destek verecektir.

Bu durum, tüm oyuncak dükkanını almanız anlamına gelmiyor ancak en azından, geniş bir yelpazede farklı seçenekler sunduğunuzdan emin olun.

Büyük motor yetenekleri için:
Bunun için koordinasyon ve denge sağlayan oyuncaklar seçin. Bu sayede kollar ve bacaklar da güçlenecektir.
  • Çekme ya da itme oyuncakları: Hafif bir itmeli teker - bebek arabaları - tasmalı oyuncak hayvanlar
  • Üzerine binmeli oyuncaklar: Bu oyuncaklar dengenin gelişmesini ve ayak gücünün artmasını sağlar.
  • Spor ekipmanları: Topla yakalama oynayın. İçinde koşma ve yakalama olunca, el göz kordinasyonu artacaktır.
  • Sallanan oyuncaklar: Sallanan atlar, arabalar ve sandalyeler, yaratıcılık açısından önemlidir.

İnce motor yetenekleri için:
Legolar, yap-bozlar, eşleştirme oyunları çocuğunuzun renkleri, şekilleri daha iyi tanımasını sağlayacağı gibi görsel hafızasını da geliştirecektir.
  • Sanat ürünleri: Her zaman farklı çeşitlerde kağıtlar, büyük kartonlar ve kalemler alın. Renkli seçenekler edinin.
  • Model çıkaran oyuncaklar: Mıktanıslı tahtalar, yapıştırmalı tahtalar ve eşleştirme oyunları, el hareketlerini geliştirecektir.
  • Parçala, birleştir oyuncukları: Lego oyunları. Bu oyunlar, renk ve şekil yaklaşımını geliştirecektir.
  • Uygulama oyuncakları: 2 yaşından itibaren çocuklarınıza yavaş yavaş yap-boz hediye edebilirsiniz. 20 parçalı bulmacalar da faydalı olacaktır.

Dil yetenekleri için:
Aşağıdaki oyuncaklar, konuşma, müzik ve okuma öncesi döneme faydalı olacaktır.
  • Kitaplar: Bol resimli ve geniş içerikli kitapları tercih edin.
  • Küçük piyesler: Oyuncaklarla ve kıyafetlerle küçük tiyatrolar yapın ve birlikte oynayın.

ANA OKULU KORKUSU OLAN ÇOCUKLARA

ANAOKULU KORKUSU VARSA

Neslim Doksat anlattı



Kimi çocuklar bir an önce okul çağına gelip, okula gitmek, yeni arkadaşlar edinmek ister; “okullu” olmaya heveslidir. Bazı çocuklar içinse okul fobidir, aileleri için de onları okula alıştırmak… Çocuk ve Ergen Psikiyatrı Uzman Doktor Neslim G. Doksat, benzer sorunu yaşayan aileler için önerilerde bulundu.
“3 yaşından itibaren çocuğun anaokuluna gitmesini biz tavsiye ediyoruz. Ama 3-3,5 yaşından itibaren tam gün olarak değil de kısmi zamanlı olarak verin diyoruz. Burada prensip olarak, öncesinde çocuğu okulla tanıştırmak, sınıf öğretmeniyle tanıştırmak, öğretmene teslim etmek ve ayrılmak gerekir. Çok fazla tatmin etmeye, ikna etmeye çalışmak; uzun uzadıya cümlelerle durumu anlatmayı çok doğru bulmuyoruz çünkü 3-3,5-4 yaş ikna olma yaşı değil; daha ziyade davranışçı yöntemlerle anlama yaşıdır. O nedenle, güvenebileceğimiz bir okula, güvenebileceğimiz bir öğretmene çocuğumuzu kararlılıkla teslim edip çıkmamız gerekiyor.
Burada amacımız, çocuğu yaka paça içeri almak, ona işkence etmek değil. İlk bir hafta, bir miktar ağlamaya tahammül edebiliyoruz. Diyelim ki, çocuk ağlıyor, annesini arıyor ve sonra öyle bir geribildirim alınıyor ki ‘uyum sağladı, yemeye başladı, arkadaşlarıyla oynamaya başladı’. O zaman kararlılığımızı sürdürmekte fayda var, 3.5 yaş grubu için konuşuyorum tabii ki.”
İllâ anaokuluna gitmesi gerekmiyor
“Ama bir hafta geçti, 10 günü geçti, hâlâ bu çocuk anne-baba gittikten sonra saatlerce ağlıyor, kusuyor, yemek yemiyor, hiç kimseyle oynamıyor ise o zaman ciddi bir sorun var demektir. Bu belirtilerle çocuğu zorla orada tutmayı, saatlerce ağlatmayı uygun bulmuyoruz. Bu durumda bir profesyonelden yardım almak gerekiyor. Şöyle ki; 3.5 yaşındaki bir çocuğun illâ ki zaruri bir sebebi yoksa aileye ait, anaokuluna gitmesi gerekmiyor. Yani burada değişik dinamikleri göz önünde tutarak, ailenin tutumlarına müdahale ederek, tekrar deneyip ama çok mutsuz oluyorsa anaokuluna göndermekten vazgeçebiliyoruz.”
Okul döneminde durum farklı
“Ama yaş ilerlediğinde, bu bir anasınıfı ise, bir okul öncesi eğitim söz konusuysa, gelecek sene ilkokul 1’e başlayacaksa veya bu durum ilkokul 1’de söz konusuysa, yani çocuğun okula gitmesi gerekiyorsa, kararlı bir şekilde güvendiğimiz bir öğretmene onu bırakıp çıkmak gerekiyor.
İlk 3 gün, çocuğun sınıfa uyum sağlaması için koridorda beklenip, teneffüste bir araya gelinebilir. Teneffüste sizi görmesi sağlanabilir. Bir hafta sonra, orada beklemeleri azaltıp tedricî olarak uzak durup, okulun yanında bir kafede bekleyip, öğle yemeğinde veya teneffüslerde görmek şekilde, en son da çıkışta almak şeklinde, 1 hafta 10 günde ayarı tutturmamız gerekiyor. Artık 10 günü geçmiş, ebeveyn hâlâ ilkokul birinci sınıf öğrencisini okulda, sınıfta bekliyor ise orada da problem var demektir. Okul fobisi, ayrılma anksiyetesi bozuklukları gibi hastalıkların tehdidi ile karşı karşıyayız demektir. Mutlaka bir profesyonelden yardım almak gerekiyor bu durumda.”


komik çocuklar:):) biraz da gülelim

















kendi ellerim ile yaptığım çok boyutlu materyalim







FİLM ÖNERİSİ

 
FİLM ENGELLİ BİR KIZ VE HOCASININ HİKAYESİNİ ANLATIYOR.GERÇEKTEN İZLENMEYE DEĞER BİR FİLM.UĞUR YÜCEL BENİM DÜNYAM İSİMLİ FİLMİ İE TÜRKÇEYE UYARLAMIŞ OLSADA ,FİLMİ ORJİNALİNDEN İZLEMENİZİ TAVSİYE EDERİM..
 
 
 

HAYATA VE OKULA KÜSMÜŞ BİR ÇOCUĞUN OKULA YENI GELEN RESİM ÖĞRETMENİ SAYESİNDE BAŞARIYA ULAŞTIĞINI ANLATAN BİR FİLM.DİSLEKSİ HASTALIĞI ÜZERİNDE DURARAK VELİLERİ BİLİÇLENDİRMEYE YÖNELİK BİR YAPIM.İZLEMENİZİ ÖNERİRİM
 

KONFERANS(BÜYÜK BULUŞMAYA HERKESİ BEKLERİZ)


İstanbul Okul Öncesi Semineri 4-5 Ocak 2014
(50 Anasınıfına kırtasiye yardımında bulunulacaktır.Okulların listesine www.okuloncesiforum.com sitesinden ulaşabilirsiniz)

Cumartesi Programına Katılacaklar İçin:(Tek gün veya 2 güne birden katılabilirsiniz)
...
10:30-11:00 İsim Kontrol İşlemleri
11:00-11:50:Hatice Sönmez:Okul Öncesi Pandomim Çalışmaları
11:50-12:40:Pedagog Nihal Eroğlu:Çocukluk Döneminde Psikolojik Sorunlar
12:40-13:10:Ara ve İkramlar
13:10-14:00:Öğr.Gör.Fatma Tahta İçöz:Proje Tabanlı Fen Öğretimi
14:00-14:50:Öğr.Gör.Cengiz Çelik:Aile Olma Sanatı (Adem ile Havva)
15:00-15:30 Belge Dağıtımı

Pazar Programına Katılacaklar İçin:(Tek gün veya 2 güne birden katılabilirsiniz)

10:30-11:00:İsim Kontrol İşlemleri
11:00-11:50:Yard.Doç.Dr.Elif Kılınç:Montessori Eğitim Sistemi
11:50-12:40:Sosyolog Soner Çilek:Çocukta Öğrenme Stilleri
12:40-13:10:Ara ve İkramlar
13:10-14:00:Öğr.Gör.Gülçin Karadeniz:Yaratıcı Düşünceyi Geliştiren Etkinlik Örnekleri
14:00-14:50:Öğr.Gör.Özden Kuşçu:Okul Öncesi Dönemde Müzik,Hareket,Ritim
15:00-15:30 Belge Dağıtımı


Seminerde tüm dinleyicilere her gün için 4 er konu ve 4 er belge ( Her iki güne katılanlara 8 adet belge) verilecektir.


Seminer Yeri :Prof. Dr. Mümtaz TURHAN Sosyal Bilimler Lisesi Konferans Salonu(İhlas Koleji Karşısı)Yenibosna Fevzi Çakmak Mahallesi Fatih Caddesi No:2 Bahçelievler İstanbul. ULAŞIM :Yenibosna Metro/Metrobüsten Koçtaş yönünde ininiz.Yürüme mesafesi ile 4-5 dakikadır.Fatih Cd No:2/Yenibosna SALON RESMİ : http://www.isbl.k12.tr/uploadedfiles/image/salonlar/konferans-salonu2.jpg

ÜCRETLENDİRME
Tek güne(Cumartesi yada Pazar katılacaklar için:
Bireysel 35 TL Grup ve Grupça gelen Öğrenciler 30 TLdir.

5 HATA

 
                            ÇOCUK GELİŞİMİNDE YAPILAN BEŞ HATA
 
 
Elbette, anne babalar olarak hepimiz çocuklarımızı yetiştirirken onlar için en iyiyi istiyor, hata yapmak istemiyoruz. Ancak, bebekler de hastaneden kullanım kılavuzuyla gelmiyorlar !

Çocuk yetiştirmek uzun ve zorlu bir süreç. Bu süreçte, sevgi ve disiplin çocuğa birlikte verilmeli. Hiçbirimiz mükemmel değiliz, istemesek de hatalar yapıyoruz. Bu yazıda, çocuk yetiştirmede sık yapılan hatalara değineceğiz, belki sizlerin de değiştirmek, düzelmek istediğiniz davranışlarınız olabilir...
1- Sorunları görmezden gelmek: Eğer çocuğunuzla yaşadığınız öfke nöbeti, uyku problemleri gibi sorunlara eğilmeden onlarla birlikte yaşamaya çalışırsanız, hayatınızın normal bir parçası haline gelirler ve giderek çözüme ulaşmak zorlaşır. Bazen anne babaya çocuklarının çok yanlış davranışları bile rahatsız edici gelmez. Ancak, çevrenizdekiler veya doktorunuz sizi sürekli uyarıyorsa bir sorun olabileceğini göz önünde tutmalısınız.

2- Gerçekten sorun olup olmadığına karar verememek: Belli davranışlar bazı yaşlar için normaldir. Örneğin, iki yaşındaki çocuğunuz istediğini almadınız diye markette kendini yere atıp bir öfke nöbeti geçirebilir. Bunu, gelişiminin normal bir parçası olarak kabul edebilirsiniz. Ancak benzer bir davranışı altı yaşındayken tekrarlıyorsa, bir sorun var demektir.

3- Beklentinin aşırı olması: Çocuğunuzu tanıyın, belli yaştaki yetenek ve özelliklerini bilin. Ondan beklediklerinizi bu bilgilerin ışığında gözden geçirin. Örneğin doktorunuz iki yaşında tuvalet eğitimine başlayabileceğinizi söyler. Ancak, denemeleriniz sonuç vermiyorsa belki de sizin çocuğunuz henüz buna hazır değildir, ona biraz daha süre tanıyarak hem gereksiz çatışmaları aza indirmiş, hem de hazır olduğunda çok daha kısa sürede sonuç almış olacaksınız.

4- Tutarsızlık: Eğer bir gün hayır dediğinize ertesi gün evet derseniz veya sizin yasakladığınız bir abur cuburu başka bir yakınınız çocuğa verirse, minik yavrunuzun kafası karışacak, büyüklerin pek o kadar tutarlı olmadığı yolunda bir sonuca varacaktır. Kurallar daima geçerli olmalı, çocuğun çevresinde onunla temasta olan diğer kişiler de sizin belirlediğiniz doğrultuda hareket etmeliler.

5- Sınır koymamak: Çocuklar belli kuralları, sınırları olan ortamlarda kendilerini daha güvende hissederler. Her istediklerini yapmalarına izin vererek onlara iyilik değil kötülük yapmış olursunuz.